Bir e-ticaret siteniz varsa veya e-ticaret’e başlamayı düşünüyorsanız yapmanız ve yapmamanız gerekenleri mutlaka merak etmişsinizdir.
Hatta size yakın çevrenizden de birçok öneri gelmiş olabilir.
Ancak sorun şu ki;
Arkası doldurulmamış öneriler genelde sözde kalır. Söz konusu öneriyi nasıl gerçekleştireceğiniz genellikle adım adım anlatılmaz.
Çünkü adım adım anlatmak hem tecrübe gerektirir, hem de kelimelere dökmek zaman ister.
Aksiyon odaklı biri olarak, size sadece konu başlığı halinde öneriler vermek yerine, hemen bugün adım adım uygulayabileceğiniz, basit ancak uyguladığınızda mutlaka faydalanabileceğiniz e-ticaret tavsiyeleri vereceğim.
Listedeki her öneri işletmenize uygun olmayabilir veya içlerinden bazılarını zaten yapmış olabilirsiniz.
Bu nedenle, sizden listedekilerden birini seçip uygulamanızı rica ediyorum. Çünkü faydalandığınızda listeye geri dönüp diğerlerini de yapacağınızdan eminim 🙂
Hadi başlayalım o zaman…
Öneri 1: Web sitenizi basitleştirerek dönüşümleri arttırın
Web sitenize yapılan ziyaretlerin amaçlanan aksiyona (ürün satışı, rezervasyon/bilgi talep formu doldurma vs.) dönüşmesi oranına kısaca dönüşüm oranı diyoruz.
Dönüşüm oranı, e-ticaret sitelerinin performans ölçümünde en çok kullanılan metriklerden biri olup basit tasarıma sahip e-ticaret sitelerinin dönüşüm oranı genellikle daha yüksektir.
Siz de daha çok ziyaretçinizi gerçek birer müşteriye çevirmek istiyorsanız, ziyaretçilerinizin aklını karıştırabilecek her türlü içeriği siteden kaldırmalı, onların satın almaya odaklanmasını kolaylaştırmalısınız.
Adım adım yapmanız gerekenler:
- Özellikle ana sayfada gereksiz gördüğünüz tüm içeriği kaldırıp, sadeleştirin.
- Kayan banner (slayt) kullanıyorsanız sayısını azaltıp, sadece gerekli ve güncel olanları bırakın.
- Ana menüden işlevi olmayan sayfaları çıkartarak basitleştirin.
- Sitede çok fazla renk ve yazı tipi kullanmayın. Açık ve göz yormayan renkler odaklanmayı kolaylaştırır. İkiden fazla yazı tipi (font) kullanmayın. Seçtiğiniz renk ve yazı tiplerinin markanızla uyumlu olmasına dikkat edin.
- Ürün detay sayfalarında alternatif ürün olarak sunduğunuz çok fazla ürün varsa sayısını azaltın. Unutmayın, müşteriye çok fazla seçenek sunmak bazen yarardan çok zarar getirebilir. Aklı karışan müşteri satın almaktan vazgeçerek sitenizden ayrılabilir.
- Alışveriş sepeti ve ödeme ekranlarınızı mümkün olduğunca basitleştirin, üyelik ve satın alma formlarındaki gereksiz tüm alanları kaldırın. (Hazır e-ticaret paketi kullanıyorsanız bu adımda yapılması gerekenleri hizmet aldığınız firmadan talep edebilirsiniz)
Bu değişiklikler size ne kazandıracak?
İnternet kullanıcıları için bir işlemi kısa zamanda yapmak her şeyden önemlidir. Büyük markaların müşterilerine zaman kazandırmak için her türlü iyileştirmeyi yaptığını ve bunu reklamlarında sıkça kullandıklarını görebilirsiniz. Yukarıdaki sadeleştirmeleri yaptığınızda kullanıcı deneyimini kesinlikle arttıracaksınız. Bu da size artan müşteri memnuniyeti ve satış adetleri olarak dönecektir.
Öneri 2: Kategori yapınızı sade ve ihtiyaçlara odaklı olacak şekilde düzenleyin
E-ticaret sitenize giren bir ziyaretçinin aklındaki ürünü bulmak için yapacağı ilk şey ya arama çubuğunu kullanmak ya da ilgili kategoriyi seçip alternatiflere göz atmaktır.
Kategori yapınız ne kadar sadece ve kolay anlaşılır ise aranılan ürüne ulaşmak o kadar hızlı olur.
Aşağıdaki adımları uygulayarak siz de ürün kategorilerinizi sadeleştirebilirsiniz.
- Kategorizasyona başlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını göz önünde bulundurun. Örneğin bir mobilya mağazanız varsa oda bazlı ana kategoriler açabilirsiniz. Sitenizi inceleyen kişinin aklındaki örnek bir ihtiyaç; “salon için yeni bir oturma grubuna ihtiyacım var” şeklinde düşünülebilir. Bu durumda ana kategori salon, alt kategori oturma grupları olacaktır.
- Kategorileri mümkün olduğunca az dallandırın. Ziyaretçinin aradığı ürüne mümkün olan en az tıklama yaparak ulaşmasını sağlayın.
- Sitenize ürün eklemeye devam ettiğiniz sürece ana kategori yapınızı çok fazla değiştirmemeye özen gösterin. Ana kategori yapınızı ne kadar korursanız sitenizi tekrar ziyaret eden bir kullanıcının kafasını karıştırmamış olursunuz.
- Kategori içinde ürün filtreleme yapılabilmesini sağlayın. Bir kategori içinde yüzlerce ürünle karşılaşan müşteri birkaç filtre ile aradığı ürüne kolayca ulaşabilir.
- Ziyaretçinin hangi kategori yapınız içinde nerede olduğunu kolayca görmesini ve hareket etmesini sağlayın. “Breadcrumb” olarak da bilinen bu özellik, genelde sitenin üst alanında Ana Sayfa > Ana Kategori > Alt Kategori > Alt Kategori > Ürün Adı şeklinde gösterilir. Bu linklerin ürün kategorisi sayfanızda kolayca görünür ve ayırt edilebilir olduğundan emin olun.
- Yeni veya indirimli ürünlerin üst sıralarda gösterilmesini sağlayın. Müşterileriniz ilgilendikleri kategorideki yeni veya kampanyalı ürünleri diğerlerinden önce görmek isteyecektir.
Bu değişiklikler size ne kazandıracak?
Sitenizi inceleyen kişiler sitenizi birçok farklı kritere göre değerlendirir. Siteniz için en iyi e-ticaret altyapılarından birini kullanıyor olabilirsiniz ancak doğru bir şekilde tasarlanmamış kategori yapısı ziyaretçilerinizde olumsuz bir etki bırakabilir. Saatlerce emek harcayıp oluşturduğunuz ürün detay sayfalarınıza kolay bir şekilde erişilebilmesi için kategori yapınızı da doğru bir şekilde planlamalı ve oluşturmalısınız.
Öneri 3: Sitenize güven duyulmasını sağlayın
E-ticaret’te güven duygusunun önemi birçok sektöre göre daha fazladır.
Bunun sebebi ticaretin sanal ortamda yapılıyor olmasıdır.
Müşteri, internetten yaptığı bir arama sonucunda sitenize ulaşır ve sitenizin güvenilir olup olmadığı konusunda belirli şüpheleri olur.
Örneğin:
- Site dürüst bir satıcıya mı ait yoksa dolandırıcılığa yönelik kurulmuş bir site mi?
- Kredi kartı bilgimi paylaşırsam, kötü niyetli kişiler tarafından çalınır mı?
- İncelediğim ürün tam olarak aradığım ürün mü? Emin değilim.
- Sormak istediklerim olursa gerçek bir firma yetkilisi ile görüşebilir miyim?
- Kişisel bilgilerim üçüncü şahıslara satılır mı?
- Sipariş edeceğim ürün gerçekten stokta var mı yoksa teslimi haftalarca sürer mi?
- Gönderilen ürün kusurluysa ya da herhangi bir nedenle sorun yaşarsam iade edebilir miyim?
Müşterinin kafasındaki bu soru işaretlerini gidermek ve güven sağlamak için aşağıdakileri yapmalısınız:
- E-ticaret sitenizde SSL sertifikası kurulu olduğundan emin olun. SSL kurulu sitelerde tarayıcının adres satırında site adresi https:// ile başlar ve bir kilit ikonuyla güvenli bir site olduğu kullanıcıya gösterilir. SSL olmayan sitelerde Google Chrome “Güvenli Değil” uyarısını gösterir. SSL kurulumu için web sitenizi barındıran hosting firmasından veya e-ticaret paketi satın aldığınız firmadan yardım alabilirsiniz.
- E-ticaret sitenize iş yerinizin ve çalışanlarınızın fotoğraflarını ekleyin. Mağazanızın, deponuzun, hatta çalışma arkadaşlarınızın görev tanımlarıyla birlikte fotoğraflarını paylaşmak sitenize duyulan güveni pekiştirir.
- Footer olarak adlandırılan sitenin alt bölümüne adres, telefon, çalışma saatleri gibi bilgileri ekleyin.
- Gizlilik sözleşmesi ve iade-değişim şartları sayfalarının metinlerini özenli bir şekilde hazırlayıp, sitenin footer bölümünden linkler verin.
- Müşteri hizmetleri numarası olarak sabit hat veya 0850’li bir numara, firmanıza duyulan güveni arttırır. WhatsApp üzerinden sipariş veya diğer destek işlemleri için tabii ki mobil hatları da sabit hatlara ek olarak kullanabilirsiniz.
- Sitenize canlı destek ekleyin. Örneğin; Jivochat gibi hem ücretsiz ve hem de ücretli (daha çok özellik sağlayan) canlı destek hizmetlerini kolayca sitenize ekleyerek hem müşterilerinizin anlık olarak sitede hangi sayfalarınızda gezdiğini görebilir, hem de soru sorduklarında anında yanıt verebilirsiniz. Jivochat hakkında detaylı bilgi ve fiyatlandırma seçenekleri için buraya tıklayın.
- Ürün detay sayfalarınızda müşteri yorumlarının olması sitenizden aktif olarak alışveriş yapıldığını gösterir. Müşterilerinizin ürünlere yorum eklemesini teşvik etmek için yorum yazanlara indirim kuponu veya başka hediyeler sunabilirsiniz.
- Sosyal medyada aktif olarak yer alın. Müşterilerle pozitif etkileşim kurabildiğiniz her ortam firmanıza duyulan güveni arttıracaktır.
Bu değişiklikler size ne kazandıracak?
E-ticaret sitenizi güven duyulan bir site haline getirdiğinizde sadık bir müşteri kitlesine de sahip olmaya başlayacaksınız. Sadık müşterilere sahip olmak tekrar eden siparişler almanız için oldukça önemlidir. Bu sayede iş hacminizi artan bir ivmeyle büyütebilirsiniz.
Öneri 4: Alternatif ödeme seçenekleri kullanın
Herkesin favori ödeme yöntemi kredi kartıdır diyemeyiz.
Eğer öyle olsa bile, müşterinizin kartının aylık harcama limiti dolmuş veya sitenizden ilk defa alışveriş yapacak olması sebebiyle ilk alışverişinde kredi kartını kullanmak istemeyebilir.
İşte bu nedenle birden fazla ödeme yöntemi sunmanız önemlidir.
Alternatif ödeme seçenekleri sunabilmeniz için yapmanız gerekenler:
- Kullandığınız e-ticaret altyapısının desteklediği ödeme yöntemlerini araştırın.
- Banka sanal posları haricinde iyzico veya paytr gibi ödeme aracılık firmalarıyla çalışmayı değerlendirebilirsiniz. Bu firmalar, bankalar gibi yıllık kullanım ücreti almaz. Sadece satış olması halinde komisyon ödersiniz. Bu şekilde müşterilerinize birden fazla bankanın sanal pos altyapısını kullandırabilir, daha fazla karta taksit yapabilirsiniz.
- Birden fazla bankada hesap açarak müşterilerinize alternatif hesap numaraları verin. PTT posta çeki hesabı da açabilirsiniz.
- Kapıda ödeme seçeneği her sektör için uygun olmayabilir ancak sizin sektörünüze uygunsa, bir kargo firması ile anlaşarak bu alternatifi de sunabilirsiniz.
Bu değişiklikler size ne kazandıracak?
Farklı ödeme alternatifleri sunmanız e-ticaretteki yoğun rekabette firmanızı bir adım öne geçirmek için kullanacağınız araçlardan biridir. Ne kadar farklı müşteri profiline hitap ederseniz, satış yapma olasılığınız o oranda artacaktır.
Öneri 5: Müşteri sadakatini arttırıcı kampanyalar düzenleyin
Yeni müşterileri elde etmenin, mevcut müşterileri elde tutmaktan 5 kat daha maliyetli olduğunu biliyor muydunuz?
Yapılan araştırmalara göre, müşteri tutma oranını %5 arttırmak, karlılığınızı %75’e kadar artırabilir.
İşte bu nedenle, sadece yeni müşterilere odaklanmamalı, çok daha düşük maliyetle mevcut müşterilerinizin tekrar tekrar sitenizden alışveriş yapmasını sağlayabilirsiniz.
Müşteri sadakatini arttırmak için adım adım yapmanız gerekenler:
- Kaliteden asla ödün vermeyin. Sitenizde tanıttığınız ürün neyse müşterinizin eline birebir aynısının geçtiğinden emin olun.
- Müşteri memnuniyetini mutlaka ölçün ve alışveriş sürecinizi iyileştirmede kullanın. Örneğin; satıştan birkaç gün sonra müşterinizi arayarak ya da email göndererek sitenizdeki alışveriş deneyiminden memnun kalıp kalmadığını sorun. Yaşanan bir sorun varsa telafi etmek için mutlaka aksiyon alın.
- Tekrar eden siparişleri teşvik etmek için müşterilerinize bir sonraki siparişlerinde kullanabilecekleri hediye çekleri verin.
- Birçok kişi en çok yorumlanan ya da en çok satın alınmış ürünlere daha çok ilgi gösterir. Bunun temelinde yatan sosyal kanıt olgusudur. Bu durumun temelinde emin olmadığımız bir konuda başkalarının görüşlerine değer vermemiz yatar. İşte bu nedenle, pozitif yorumların yapıldığı ürünlerin satın alma oranı, hiçbir yorum yapılmamış ürünlere göre daha yüksektir. Ürünlerinizi satın almış müşterilerin yorum eklemesini teşvik etmek için hediye çeki ya da para puan gibi ayrıcalıklar sunabilirsiniz.
- Müşterilerinizin yaş günlerinde onlara özel ek indirimler ve kampanyalar düzenleyin. Böylece hem onları hatırladığınızı güzel bir sürprizle vurgulayabilir, hem de yeni satış olanakları yaratabilirsiniz.
Müşteri sadakatini arttırmak size ne kazandıracak?
Müşteri sadakatini arttırdığınız oranda firma karlılığınız ve piyasadaki rekabet gücünüz artacaktır.
Öneri 6: E-ticaret sitenizi mobil cihazlar için optimize edin
Cep telefonundan internet kullanımının çılgın bir hızla arttığı günümüzde mobil kullanıcıları kesinlikle göz ardı edemezsiniz.
İnternet kullanıcılarının büyük bölümü herhangi bir ürün almadan önce genellikle mobil cihazlarında ilgilendikleri ürünü arar.
Youtube veya çeşitli blog sitelerindeki yorumları da değerlendirdikten sonra hangi ürünü hangi siteden alacaklarına karar verirler.
İşte bu nedenle, mobil sitenizin en az masaüstü siteniz kadar iyi olması gerekir.
E-ticaret sitenizi mobilde optimize etmek için yapmanız gerekenler:
- E-ticaret altyapınızın responsive (mobil uyumlu) bir tema kullandığından emin olun. Bu konuda e-ticaret hizmeti aldığınız firmaya danışabilirsiniz.
- Siteniz mobil uyumlu değilse e-ticaret sağlayıcınızdan mobil uyumlu bir tema talep edin veya mobil uyumlu yeni bir platforma geçiş için gerekli planlamaları yapın.
- Ürün görsellerini siteye yüklemeden önce photoshop gibi grafik programlarını veya tinypng gibi web tabanlı imaj optimizasyon araçlarını kullanarak boyutlarını küçültün. Web sitenize birkaç MB boyutunda ürün resimleri yüklemeniz sayfalarınızın oldukça yavaş açılmasına sebep olacaktır.
- Sitenizin mobil versiyonunda telefon numaranıza tıklamayla aranabilir olmanızdan veya whatsapp destek hattınıza tıklandığında otomatik olarak görüşme başlatılabilir olduğundan emin olun. Bu özellikleri e-ticaret sağlayıcınızdan veya yazılımcınızdan talep edebilirsiniz. Her ikisi de kolaylıkla uygulanabilen özelliklerdir.
Sitenizin mobil uyumlu olması size ne kazandıracak?
Mobilin son derece ön plana çıktığı günümüzde, Google artık birçok siteyi mobil versiyonlarına göre değerlendirip indekslemektedir. Mobil kullanıcılara yönelik yapacağınız optimizasyonlar ile arama motorlarında bulunabilirliğinizi ve dolayısıyla site trafiğinizi arttırabilirsiniz.
Öneri 7: Ürün detay sayfalarını zengin içerik ve özgün metinler kullanarak hazırlayın
Gerçek bir mağazanın vitrini neyse ürün sayfalarınız da e-ticaret sitenizin vitrinidir.
Vitrininizi ne kadar özenli ve çarpıcı hazırlarsanız, müşterilerin ürünü başka bir site yerine sizden satın alma olasılığı o kadar artacaktır.
İşin bir de SEO boyutu var.
Arama motorları her konuda olduğu gibi e-ticaret sitelerinde de özgün ve kapsamlı içeriğe önem verip, arama sonuçlarında ön plana çıkartıyor.
Hem müşterilerinizin hem de arama motorlarının gözünde iyi bir intiba bırakmak için ürün açıklamalarını uzun zaman alsa da mümkün olduğunca detaylı hazırlamalısınız.
Ürün detay sayfalarını hazırlarken adım adım yapmanız gerekenler:
- Ürün adını yazarken ürünün tüm önemli özelliklerini kapsayacak şekilde (marka-model, boyut, ağırlık vs. belirterek) yazın.
- Ürün kısa açıklama alanı birçok e-ticaret paketinde bulunur. Bu alana yazacaklarınız genelde ürün resminin yanında fiyat ve sepete ekle butonlarının bulunduğu alanda yer alır. Kısa açıklama alanını çok iyi kullanmalı ve müşterinin aradığı ürünün bu ürün olduğunu teyit etmesini sağlayacak nitelikte ürün bilgilerine yer vermelisiniz.
- Ürün detayları alandaki metni başka sitelerden kopyala yapıştır yaparak almayın. Başka sitelerde de satılan standart bir ürün olsa bile müşteriyi maksimum seviyede bilgilendirecek şekilde özgün bir dille kendiniz tekrar yazmaya çalışın.
- Hazırlayabiliyorsanız her ürün için sağladığı faydaları ve nasıl kullanılacağını anlatan kısa videolar hazırlayın. Videolar hem müşterileriniz hem de arama motorları için son derece önemlidir.
- Ürün görsellerinin yüksek kaliteli ve farklı açılardan çekilmiş olmasına dikkat edin. Beyaz arka planlı görseller profesyonel bir görünüm sağlar. Bunun için ürün fotoğraf çadırlarını kullanabilirsiniz.
- Ürün yorumları ve puanlamaları aktif değilse aktifleştirin. Puanlamalar Google arama sonuçlarında yıldızların görünmesini sağlarlar. Bu da arama sonuçlarındaki tıklama oranlarınızın (CTR) artmasına katkı sağlar. İlgili ürünü satın almış müşterilerinizin puanlama yapıp yorum yazmasını teşvik etmelisiniz.
Zengin içeriğe sahip ürün sayfaları size ne kazandırır?
Evet farkındayım, ürün sayfalarını bu derece detaylı hazırlamak ciddi zaman ve emek gerektiriyor. Ancak, e-ticaretteki rekabette ön plana çıkıp markanızı farklılaştırabilmek için en etkin yöntemlerden biri zengin içerikli sayfalar hazırlamak.
EK KAYNAK: SATIŞLARINIZI ARTTIRACAK E-TİCARET ÜRÜN AÇIKLAMALARI NASIL YAZILMALI?
Öneri 8: Hedef kitlenizin ilgisini çekecek blog yazıları yazın
E-ticaret sitenizin organik (arama sonuçlarından tıklanarak elde ettiğiniz) trafiğini arttırmak oldukça zordur.
Çünkü genellikle kısa ürün açıklamalarının yer aldığı sayfalarınız arama sonuçlarında üst sıralara çıkmanıza pek katkı sağlamaz.
Hem bu sorunu aşmak, hem de kullanıcılarınızın ürün satın alma haricinde de sitenizi ziyaret etmesini sağlamak için periyodik olarak blog yazıları yazmalısınız.
Bu stratejiye içerik pazarlaması da dendiğini görebilirsiniz.
Burada amaç; hedef kitlenizin ilgi alanlarına yönetlik içerik üreterek sitenize “nitelikli trafik” çekmek ve bu ziyaretçilerin bir bölümünü alışveriş yapan müşteriye dönüştürmektir.
Blog yazarak içerik pazarlaması yapmak için adım adım yapmanız gerekenler:
- E-ticaret sitenizin blog yazımına uygun olup olmadığını araştırın.
- Blog yayınlayabileceğiniz bir altyapısı yoksa e-ticaret sağlayıcınızdan veya yazılımcınızdan bu özelliği eklemesini talep edin.
- Sitenizde ana menüye blog şeklinde bir link ekleyerek tıklandığında güncel blog yazılarınızın görüntülendiği bir sayfa hazırlayın.
- Opsiyonel olarak ana sayfanızın alt bölümünde de son 3 veya 4 yazınıza direkt link verebilirsiniz. Bu hem ana sayfanızın içeriğini daha zengin gösterecek hem de SEO açısından ana sayfanıza katkı sağlayacaktır.
- Hangi konuda yazacağınızı bulmak için hedef kitlenizin ilgilenebileceği anahtar kelimeleri Google’da aratın. Alt bölümde Google size aradığınız kelime ile ilgili aramaları gösterecektir. Buradaki anahtar kelimelerden uygun olanları bir yere not edin.
- Yazınıza uygun olan not ettiğiniz anahtar kelimeleri konu başlıkları olarak kullanarak bir yazı metni oluşturun. Yazı içerisinde konu başlıklarını h2 veya h3 etiketiyle işaretleyin.
- Yazınız en az 1500-2000 kelime uzunluğunda olmalı, mümkünse içeriğinde konuyla alakalı bir video olmalı (youtube’dan embed edebilirsiniz), yazıya yorum eklenebilir veya puan verilebilir olmalıdır. Etkileşim ne kadar çok olursa okuyucuların ilgisi daha yüksek olacaktır.
- Yazının içinde belirli ürün veya kategorilerinize linkler vererek hem okuyucuları bu sayfalarınıza yönlendirebilir hem de SEO açısından link verdiğiniz sayfaların otorite puanlarını arttırabilirsiniz.
- Opsiyonel olarak bir e-mail haberleşme listesi oluşturup, üyelerinize yeni blog yazılarınızı duyurmalı, yayınladığınız yazıları sosyal medyada paylaşmalısınız.
Blog yazmak size ne kazandıracak?
Ücretli reklamların (PPC) çok pahalı olduğu günümüzde, blog yazarak arama motorlarından ücretsiz bir şekilde organik trafik elde edeceksiniz. Tek yapmanız gereken özenli bir şekilde yazılmış özgün içerik üretmek ve bunları doğru hedef kitlesiyle paylaşmak…
Öneri 9: Site hızınızı arttırın
Ürün görselleriniz ne kadar canlı, ürün açıklamalarınız ne kadar detaylı, fiyatlarınız ne kadar cazip olursa olsun web siteniz yavaş ise ziyaretçilerin sıkılarak sitenizden çıkma olasılığı çok yüksektir.
Herşeyden önce, e-ticaret altyapınızın günün belli saatlerin değil, sürekli olarak maksimum hızda çalışabildiğinden emin olmalısınız.
E-ticaret sitesi sahibi olarak genellikle bu durum sizin elinizde değil, e-ticaret paketi satın aldığınız ya da yazılımcınızın e-ticaret sitenizi yüklediği hosting firmasının sunucusuna ve network altyapısının kapasitesine bağlıdır.
E-ticaret sitenizin hızını arttırmak için adım adım yapmanız gerekenler:
- Sitenizde SSL sertifikası yüklü olduğundan emin olun. SSL sertifikası kullanıcının tarayıcısı ile sitenizin barındırıldığı sunucu arasında güvenli bağlantı kurulmasını hem de siteniz http2 protokolünü destekleyen bir sunucuda barındırılıyorsa, içeriğin hızlı bir şekilde kullanıcının tarayıcısına indirilmesini sağlar.
- Google’ın ücretsiz bir hizmeti olan Pagespeed veya GTMetrix kullanarak sitenizin hızını test edin. Bu siteler sitenizde performans artışı yapabileceğiniz noktaları size detaylı bir şekilde gösterecektir. Sonuçları e-ticaret altyapı sağlayıcınıza veya yazılımcınıza ileterek uygulanabilecek olanların yapımasını talep edin.
- Ürün görsellerini mutlaka uygun şekilde sıkıştırdıktan sonra sitenize yükleyin. Bunun için tinypng sitesini kullanabilirsiniz.
- E-ticaret altyapınızın önbellek (cache) kullandığından emin olun. Bu teknik bir konu olduğu için e-ticaret yönetim paneliniz cache olup olmadığını göstermeyebilir. Bilgi almak için e-ticaret altyapı sağlayıcınıza, hosting firmanıza veya yazılımcınıza danışabilirsiniz.
E-ticaret sitenizin hızını arttırmak size ne kazandıracak?
Müşterileriniz sitenizde zaman kaybetmeden ürün satın alabilecek ve doğal olarak müşteri deneyimi üst seviyede olacak. Site hızı, Google açısından önemli bir sıralama faktörü olduğundan, siteniz arama sonuçlarında rakiplerinizin üzerinde yer alabilecek.
Öneri 10: Müşterilerinizi üye olmaya zorlamayın ama üyeliğe teşvik edin
Yukarıda da belirttiğim gibi müşterilerin sitenizde mümkün olduğunca hızlı alışveriş yapmalarını sağlamanız gerekiyor.
İşte bu nedenle, üyeliği zorunlu tutmadan sipariş verilmesine izin vermelisiniz.
Ancak, üye olunarak alışveriş yapmasının sizin açınızdan belirli avantajları bulunuyor.
Peki ziyaretçilerinizi üye olmaya nasıl teşvik edeceksiniz?
- E-ticaret paketinizin üye girişi yapılmadan siparişe izin verip vermediğini kontrol edin. Bu özellik aktif değilse aktifleştirin.
- Üye olup alışveriş yapanlara ilk alışverişlerinde kullanabilecekleri tek seferlik hediye kuponu oluşturun.
- Üye girişi yapıp sipariş verdiklerinde bu kupondan yararlanabileceklerini alışveriş sepeti veya diğer sayfalarınızda ilgi çekici bir görselle belirtin.
- Kazandıkları hediye kuponu bilgisini üyelik onay maili ile birlikte otomatik olarak müşteriye gönderilmesini sağlayın.
- Üye girişi yaparak alışveriş yaptıklarında adres ve fatura bilgilerini her defasında girmeden hızlıca ödeme ekranına geçebileceklerini belirten bilgi alanları ekleyin.
Üye girişi yaparak alışveriş size ne kazandıracak?
Kullanıcılar üyelik formunu doldururken ad, soyad, adres bilgilerinin yanında doğrum tarihi gibi ek bilgiler sorabilir, haberleşme listenize (onay alarak veya otomatik olarak) eklenmelerini sağlayabilirsiniz. Email listenizde ne kadar çok kişi yer alırsa yapacağınız duyurulardan o kadar çok kişi haberdar olacaktır.
Öneri 11: Email (haberleşme) listesi oluşturun
Email listeleri, müşterilerinize doğrudan ulaşmak ve onları çeşitli konularda bilgilendirmek için en ucuz ve en etkin yollardan biridir.
Burada önemli olan kullanıcıların listeye kendi onayları alınarak eklenmesi gerektiğidir.
Kullanıcılar indirim kampanyalarından, stoğa giren yeni ürünlerden veya yayınladığınız yeni blog yazılarından haberdar olmak için email listenize üye olurlar.
Email listesi oluşturmak için adım adım yapmanız gerekenler:
- E-ticaret paketinizde email listesi için hazır bir altyapı olup olmadığını araştırın.
- Eğer varsa email listesine üye ol kutusunun sitenizin görünen bir yerinde olduğundan emin olun. Bu formlar genellikle sitenin alt bölümünde (footer) yer alır ve her sayfadan kolayca ulaşılabilir.
- Üyelik formunda haberleşme listesine dahil olabilmeleri için bir onay kutusu (checkbox) bulunması iyi olacaktır. Bu özelliği e-ticaret altyapı sağlayıcınızdan veya yazılımcınızdan talep edebilirsiniz. Listeye üye olma kutusunun hemen yanında email listesine üye olmanın sağladığı yararlardan mutlaka bahsedin.
- Kullandığınız e-ticaret paketinde email listesi özelliği yoksa MailChimp sitesini kullanabilirsiniz. Bu sitenin hazır entegrasyon özellikleri sayesinde birçok e-ticaret paketine kolaylıkla entegre olabilmektedir.
- Yasalar gereği gönderdiğiniz emaillerin alt bölümünde listen ayrılmak için bir link bulunması gerektiğini unutmayın.
Email listesi size ne kazandıracak?
Üyelerinizi segmente ederek (yaş grubuna göre, cinsiyete göre, ilgi alanlarına göre vs. ayırarak) her gruba özel kampanyalar hazırlayıp bilgilendirme mailleri gönderebilirsiniz. Yeni bir blog yazısı yayınladığınızda kullanıcılarınızı haberdar edebilirsiniz. Onlarla sürekli etkileşim halinde bulunmanız, sizden alışveriş yapmaları olasılığını kesinlikle arttıracaktır.
Öneri 12: A/B testleri yapın ve sonuçları analiz edin
Öncelikle şunu belirtmeliyim. Bu önerim aktif satışı olan e-ticaret sitelerine daha uygun.
Çünkü belirli bir satış hacminiz yoksa A/B testleri yapmak doğru sonuçlar vermeyecektir.
Örneğin ayda sadece 5-6 sipariş alıyorsanız, sitenizde yapacağınız bir değişikliği ölçmeniz istatistiksel olarak mantıklı değildir.
İstatistiksel olarak mantıklı sonuçlar verebilecek kadar satış hacminiz varsa aşağıdaki adımları uygulayarak dönüşüm oranlarınızı arttırabilirsiniz:
- Sitenizde Google Analytics yoksa ekleyin. Google Analytics ziyaretçi davranışlarını izleyebileceğiniz en iyi araçlardan biridir ve ücretsizdir.
- Google Analytics takip kodunu sitenize nasıl ekleyeceğinizi bilmiyorsanız e-ticaret altyapı sağlayıcınızdan veya yazılımcınızdan destek alın.
- Sitede herhangi bir değişiklik yapmadan önce mevcut ziyaretçi davranışlarını not edin. Örneğin: günlük, haftalık, aylık ziyretçi sayıları, sitede geçirdikleri ortalama süre, ürünlere / kategorilere göre dönüşüm oranı, geri dönen ziyaretçilerin yeni ziyaretçilere oranı gibi metrikleri ölçmek önemlidir.
- Yapacağınız testleri önceden planlayın ve belirli bir takvime göre bunları uygulayıp bir referans aldığınız döneme göre oluşan farkları not edin.
- Örneğin ana sayfada vitrin ürünleriyle yeni ürünlerin yerlerini değiştirin. Kategorilerde öncelikle yeni ürünleri mi, kampanyalı ürünleri mi göstermenin etkisini ölçün. Farklı renk veya yazı tipleri deneyin. Tüm bunları yaparken sonuçları doğru bir şekilde ölçtüğünüzden emin olun.
A/B testleri yapmak size ne kazandırır?
Sitenizin kötü performans veren bölümlerini görüp optimize etmenizi sağlar. Böylece hedef kitlenizin davranışlarını daha iyi anlayabilir, sitenizden maksimum verimi elde edebilirsiniz.
Öneri 13: Fenomen pazarlaması (influencer marketing) yapın
Sosyal medya fenomenleri ile işbirliği yaparak marka pazarlaması gün geçtikçe popüler olmaya başladı. Hatta neredeyse bir gereklilik haline geldi.
Reklam engelleyicilerin sayısındaki artış, TV gibi medya araçlarının izlenme oranlarındaki düşüş ve sosyal medyanın istikrarlı yükselişiyle birlikte evrilen yeni pazarlama dünyasında, markaların pastadaki paylarını büyümelerinin yolu fenomenlerden geçiyor.
Birçok araştırmaya göre 90 bin’in üzerine takipçiye sahip olan mega fenomenlere kıyasla 10 bin – 90 bin arasında takipçiye sahip “mikro fenomenler” daha gözde ve daha etkin bir pazarlama yapılmasına olanak veriyor.
Çalışmak istediğiniz konuya bağlı olarak; belki yüzlerce, belki binlerce, belki de on binlerce mikro fenomene ulaşmanız gerekebilir.
Koskoca sosyal medya dünyasında mikro fenomenleri tespit etmek, sonra da bunların içinden sizin için doğru kişileri saptamak, ülke çapında tanınan milyonlarca takipçili fenomenlere ulaşmaya göre oldukça zor ve zahmetli.
Buna karşılık elde edilebilecek sonucun çok daha etkili, maliyetin ise çok daha düşük olacağını unutmamak gerekiyor.
Markama uygun fenomeni nasıl bulacağım?
- Öncelikle markanızla alakalı konuları ve anahtar kelimeleri belirleyin.
- Bu konularda paylaşım yapılan hashtag’leri belirleyin.
- Google, Instagram veya Twitter’da bulduğunuz konu başlığı, anahtar kelime ve hashtag’leri arayın.
- (Opsiyonel olarak) Influencer marketing ajanslarından profesyonel destek alabilir veya Captiv8 gibi platformları kullanabilirsiniz.
Influencer marketing size ne kazandıracak?
Fenomen olarak bilinen bu kişiler / hesaplar kullanıcıların satın alma davranışlarını doğrudan etkilediğinden markanızla hedef kitleniz arasında kısa sürede pozitif bir bağ kurabilirsiniz. Hedef kitlenizi genişletebilirsiniz. Fenomenler organik paylaşımlar yaptığı için AdBlocker olarak bilinen reklam engelleyicilere takılmazsınız. Farklı sosyal medya platformlarından paylaşılan linkler ve mention’lar SEO optimizasyonu bakımdan da sitenize fayda sağlayacaktır.
Öneri 14: Ciroya değil karlılığa önem verin
E-ticaret sitenizin sağlıklı bir şekilde faaliyetlerine devam edebilmesi için karlılığını koruyarak arttırması büyük önem taşıyor.
Bir üründen binlerce satıp yüksek cirolar elde edebilirsiniz ancak yaptığınız ticaret size para kazandırmıyorsa, yaptığınız ticaret zaman ve emek kaybından öteye geçemeyecektir.
Peki, kar edebileceğiniz ürünleri nasıl bulacaksınız?
- Çok fazla rekabetin olduğu ürün gruplarından kaçının. Burada çok fazla satıcı bulunması ve bu kategorideki ürünlerin hemen hemen heryerden kolayca ulaşılabilmesi nedeniyle karlılık oranları oldukça düşük olacaktır.
- Sektörünüze uygun, az miktarda da olsa piyasa maliyetlerinin altında ürün satın alabileceğiniz tedarikçileri belirleyin. Bu tedarikçilerin seri sonu / ellerinde kalan son birkaç koli ürünleri çok ucuza almaya çalışın. “Ticarette satarken değil, alırken kazanırsınız” sözünü unutmayın. Bu tür ürünleri “günün fırsatı” gibi kategorilerinizde kolayca satabilirsiniz.
- Giderlerini kontrol edebildiğiniz ürün gruplarını seçmeye çalışın. Örneğin depolaması zor, kırılabilir / bozulabilir ürünlerin gizli ek maliyetleri olacaktır. Bu maliyetler karlılığınızı önemli derecede düşürebilir.
Ciro yerine karlılığı hedeflemek size ne kazandırır?
Dev firmaların kıran kırana rekabet ettiği sektörlerden kaçınarak, firmanız için yeterli karlılığa sahip ürünlerin ticaretini yapmanız sizi gereksiz risklerden korur ve işletmenizi sağlıklı bir şekilde büyütmenizi sağlar.
Öneri 15: E-pazaryerleri’nde mağaza açın
Türkiye e-ticaret pazarındaki alışverişlerin çoğu e-pazaryeri olarak tanımlanan ve satıcılarla alıcıları buluşturan dev platformlarda gerçekleşir.
n11, gittigidiyor, amazon, hepsiburada gibi siteleri örnek verebiliriz.
Pazaryerlerinde nasıl yer alacaksınız?
- Kullandığınız e-ticaret altyapısının pazaryerleriyle direkt entegrasyonunun olup olmadığını kontrol edin.
- Direkt entegrasyonu bulunan bir e-ticaret altyapısı kullanıyorsanız e-ticaret sitenize eklediğiniz ürünlerinizi birkaç tıkla n11, gittigidiyor gibi platformlarda açacağınız mağazanıza aktarabilirsiniz.
- Direkt entegrasyonunuz yoksa aracı (entegratör) firmalardan hizmet alarak e-ticaret sitenizdeki ürünlerin otomatik olarak pazaryerlerine aktarılmasını sağlayabilirsiniz. Bazı entegratör firmalara örnek olarak stockmount, prapazar ve dopigo’yu sayabiliriz.
- Entegratör firmalara ürün bilgilerinizi (ürün adı, açıklaması, kategorisi, fiyat ve stok bilgisi vs) aktarabilmeniz için e-ticaret altyapınızda XML veya CSV ile ürün bilgisi dışarı çıkarma (export) özelliği bulunmalıdır.
- Az sayıda ürününüz varsa bu tür bir otomasyon kullanmak yerine e-pazaryerlerindeki mağazanıza manuel olarak da ürün girişi yapabilirsiniz.
- Çalışacağınız e-pazaryerlerini seçmek için komisyon oranlarını, ödeme vadelerini ve diğer şartları gözden geçirin. İnternette basit bir arama yaparak kategorilere göre e-pazaryerlerinin karşılaştırmalı komisyon oranlarını bulabilirsiniz.
Halihazırda bir e-ticaret siteniz varken, e-pazaryerlerinde yer almak size ne kazandırır?
E-pazaryeri niteliğindeki web siteleri, gerek SEO yoluyla organik trafik çekerek, gerekse PPC (ücretli reklamlar) yoluyla bünyelerindeki satıcıların ürünlerini geniş kitlelere pazarlarlar. Bu platformlardan en az birinde yer alarak siz de hedef kitlenizi genişletebilir, satış hacminizi arttırabilirsiniz.
Öneri 16: Cross Sell, Up Sell, Re Sell (yeniden satış) stratejilerini etkin şekilde kullanın
Bu başlıkta İngilizce terimleri direkt olarak kullanmamın sebebi bu terimlerin birebir karşılıklarının bulunmuyor oluşu.
Bu nedenle aşağıda hem bu terimlerin ne anlama geldiğini hem de hangi durumlarda kullanmanız gerektiğinden bahsedeceğim.
Öncelikle bu terimler (stratejiler) internette satış arttırma tekniklerinden bazılarıdır. Firmanıza en uygun bir veya birkaç tekniği bir aradada kullanarak bir müşteriye birden çok kez satış yapmanız mümkündür.
Hangi tekniğin işletmenize daha uygun olduğunu, tekniğin detaylarını okuyarak karar verebilirsiniz.
1. Cross Sell nedir? Hangi durumlarda kullanılır?
Genellikle alışveriş sepeti sayfasında veya ödeme adımında en az bir ürünü almaya karar vermiş müşterilerinize ikinci hatta üçüncü tamamlayıcı ürünü önerme yöntemine çapraz satış denir. Temelde amaç, müşterinin bir veya birkaç ürün daha satın almasını sağlamaktır.
Bir yazıcı satın almaya karar vermiş bir müşteriye alışveriş sepeti adımında yedek toner, kartuş veya A4 kağıt göstermek, çapraz satış tekniğine güzel bir örnektir.
Stok eritmek isteyen bir e-ticaret sitesi “2. üründe %50” veya “3. ürün X TL” gibi kampanyalarla bunu pekiştirebilir.
2. Up Sell nedir? Hangi durumlarda kullanılır?
Müşteriye, incelemekte ürünün daha iyisini veya daha pahalısını önerme tekniğine Up Sell denir.
Up Sell’in temel amacı, aynı müşteriye 2. 3. ürünü satmak yerine benzer ürünün daha yüksek fiyatlısını satmaktır.
Up Sell; tatil, seyahat, teknoloji, mobilya, online yemek siparişi gibi sektörlerde sıkça kullanılır.
Sizin de birbirine muadil ürünleriniz varsa ve e-ticaret altyapınızda Up Sell özelliği bulunuyorsa, düşük ücretli ürününüzün sayfasında yüksek ücretli benzer ürününüzü gösterebilirsiniz.
3. Re Sell nedir? Hangi durumlarda kullanılır?
Re Sell ya da Re Marketing olarak adlandırılan bu teknik, daha önce satış yaptığınız müşterileri hedefleyerek onlara yeniden satış yapmanızı amaçlar.
Bu tekniği uygulayabilmeniz için kritik nokta, hedeflediğiniz müşterinin sitenizdeki alışveriş deneyiminden memnun kalmış olmasıdır.
Herhangi bir sebeple sitenizde sorun yaşamış müşterilere yeniden satış yapmaya çalışmak, sitenizi tanımayan müşterilere oranla daha zor olacaktır.
Müşterileriniz zaten sitenizden memnunsa aynı müşteriye ikinci, üçüncü, dördüncü satışı yapmak kadar keyiflisi yoktur. Hatta e-ticaret sitelerinin asıl para kazandıkları satışlar bu satışlardır.
Re Sell genellikle Google Ads, Instagram, Facebook ve Youtube reklamlarında kullanılır.
Diğer E-ticaret Satış Arttırma Yöntemleri
17 E-ticaret uzmanına sorduğum en iyi e-ticaret satış arttırma yöntemleri yazımı okuyarak, bu konuda daha detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Öneri 17: Doğru zamanda doğru ürünleri pazarlayın
Son olarak, doğru zamanda doğru ürün pazarlamanın öneminden bahsetmek istiyorum.
Ürünlerinizin bir bölümü aşağıdaki durumlara uyuyorsa mutlaka bir e-ticaret takvimi hazırlamalı ve pazarlama faaliyetlerinizi bu dönemlere uygun şekilde planlamalısınız.
- Sezonsal ürünler (Örneğin: vantilatör, klima, battaniye, yazlık veya kışlık giyim eşyası vs.)
- Sevgililer günü, Yılbaşı, Anneler günü gibi özel günlerde satılabilecek ürünler (Örneğin: çiçek, çikolata, hediye sepeti, küçük ev aletleri vs.)
- Spor etkinlikleri sırasında satılabilen ürünler (Örneğin: Dünya kupası, Olimpiyatlar gibi büyük spor organizasyonlarında TV ve spor ekipmanları satışı)
- Tatil veya bayram dönemlerinde satılabilen ürünler (Örneğin: Plaj-deniz ürünleri, derin dondurucular)
- Kara cuma, siber pazartesi gibi sezonluk etkinliklerde yüksek indirim oranlarıyla satılabilecek ürünler
Adım adım yapmanız gerekenler:
- Ürünlerinizi uygun olduğu dönem veya etkinliğe göre kategorize edin.
- İlgili dönem veya etkinlik tarihinden belirli bir süre önce yayına girecek şekilde reklam kampanyaları hazırlayın ve hedeflerinizi net olarak belirleyin.
- Ürünleriniz farklı hedef kitlelerine hitap ediyorsa her kitleye uygun mesaj içeren farklı kampanyalar tasarlayın. Anneler günü, sevgililer günü gibi özel günlerde müşteriler kendilerine değil değer verdikleri kişilere hediye alacakları için kişiselleştirilmiş ürünlere eğilim göstermektedir. Reklam kampanyanızı hazırlarken müşterinin amacını göz önünde bulundurun.
- Kara cuma, siber pazartesi gibi alışveriş dönemleri müşterilerinizle yeniden etkileşim kurmak için bulunmaz fırsatlardır. Sitenizden alışveriş yapmış müşterilerinize özel ekstra indirimler yaparak onları sitenizden sürekli alışveriş yapan sadık müşterilere çevirebilirsiniz.
Doğru zamanda doğru ürünü pazarlamak size ne kazandırır?
E-ticaret sitenizi dönemsel olarak güncelleyerek pazarlama faaliyetlerinizi bu doğrultuda yürütmek size faaliyetlerinizi belirli bir takvime göre planlama ve yönetme disiplini kazandırır. Rastgele satış yapmaya çalışmak yerine, müşterilerinizin değişken beklentilerine cevap vermeye çalışarak iş yaptığınızda başarı olasılığınız yükselecektir.
Sonuç
Tekrar hatırlayayım. Listedeki her öneri firmanıza uygun olmayabilir.
Size en uygun, en mantıklı gelen öneriyi seçip uygulamaya çalışın.
Sormak istedikleriniz varsa veya kendi önerilerinizi diğer okuyucularla paylaşmak isterseniz aşağıdaki yorum bölümüne ekleyebilirsiniz.
Yazımı faydalı bulduysanız, lütfen aşağıdaki butonlardan birine tıklayarak paylaşın. Teşekkürler…
çok harika, paylaşımınız için teşekkür ederim. yazılımcım internet sitesinin hızı yavaş dediğimde , o önemli değil demişti.
Aranan bütün konu ve cevapları en detaylı ve yarayışlı şekilde açıklamışsınız. Çok teşekkür ederim. Böyle kuvvetli bir yazıdan sonra diğer yazılarınızı da okumak için sabırsızlanıyorum gerçekten. Emeğinize yüreğinize sağlık.